Milli Takımlar Teknik Direktörü Abdullah Avcı, dün öyle bir laf etti ki, bir bakıma 4 büyük kulübün yönetimlerine, “Altyapılarınız göstermelik” imasında bulundu. UEFA 19 Yaşaltı Kadınlar Avrupa Şampiyonası Finalleri kura çekimine katılan Avcı’ya, bir gazeteci, “Türkiye’de 4 büyük kulüp var. Bunların kadın futbol takımları neden yok” sorusunu yöneltti. Abdullah Avcı’nın yanıtı çok kısa ama büyük tartışma yaratacak nitelikteydi: “Kulüplerin altyapıları yok ki, kadın takımları olsun.” Avcı’nın suçlamasına muhatap olan 4 büyük kulübün altyapıda ne durumda olduğunu araştırdık. İşte sonuç:
BEŞİKTAŞ2000 ve 1994 doğumlular arasındaki yaş gruplarında 9 farklı takımda 270 sporcu, onları çalıştıran 35 hoca var. A2 Takımı hariç diğer ekipler, Fulya’daki suni çimde çalışıyor. A2 ise A Takım’ın idman yaptığı Ümraniye’deki tesisleri kullanıyor.
FENERBAHÇEAltyapıda 6 yarışmacı takımın yanı sıra, 2 yarışma dışı takım faaliyet gösteriyor. 18 antrenör görev yaparken, toplam 180 sporcu eğitim görüyor. Çalışmalar Dereağzı ve Fikirtepe’de yürütülüyor. İstanbul dışından altyapıya dahil edilen sporcular eğitimlerini Fenerbahçe Koleji’nde alıyor.
GALATASARAYU13’ten, A2 Takımı’na kadar tüm kategoriler aktif durumda. Sporcu sayısı 250. Onları eğiten 17 antrenör var. Altyapıların hepsi Florya Metin Oktay Tesisleri’ndeki sahalarda çalışıyor. Altyapıda yabancı dil ve matematik derslerine büyük önem veriliyor. Riva’da Spor Meslek Lisesi açma düşüncesi de var.
TRABZONSPORAltyapıda 160, pilot takım1461 Trabzonspor da 111 futbolcu, 12 antrenör var. Ayrıca 1 eğitim direktörü, 1 rehberlik, 2 Türkçe, 3 matematik ve 2 İngilizce öğretmeni bulunuyor. Altyapılar, Mehmet Ali Yılmaz ve Haluk Ulusoy Tesisleri’nde çalışıyor.
MİNİ YORUM
Anlamsız bir gönderme
Büyük takımlar altyapı değil üst yapı takımlarıdır. Yetiştirici değil yarıştırıcı kategorinin takımlarıdır. Hazır ve olmuş futbolcuları tercih etmelerinden daha doğal bir şey olamaz. Kaldı ki; ligde onların altyapılarından yetişmiş yığınla futbolcunun oynadığını herhalde bilmeyen de, görmeyen de yok. Endüstriyelleşmiş futbolda bunu yapabilmek çok daha zor. Çünkü bu, ciddi ve telafisi mümkün olmayan ekonomik riskleri üstlenmek demektir. Bir de Türkiye’deki acımasız ‘başarı’ baskısını üstüne koyarsanız, kolay kolay kimse o topa girmez. Futboldaki ekonomik pastanın biraz dengeli dağılması için, çarkın daha sağlıklı dönebilmesi için adilane olan da bu değil mi?
fanatik
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...